Vücudun farklı bölgelerinde ortaya çıkan ödemler yaz aylarında artış gösteriyor.
Ödemin ayrıca çeşitli hastalıkların habercisi olabildiğini ve ödeme yol açan durumun iyi araştırılması gerektiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Ayrıca az hareket etmek, fazla kilo, diyabet, tuzlu ve karbonhidrattan zengin beslenme gibi durumlar ödemi tetikliyor. Ödem, depresif kişilerde daha çok görülüyor” açıklamasında bulundu.
Havaların sıcak olduğu yaz aylarında damarlarda genişlemeye neden olabiliyor. Bu genişlemenin özellikle bacak ve ayaklarda bulunan kanın kalbe dönüşünü yavaşlattığı ve yerçekiminin de etkisi ile o bölgelerde sıklıkla geçici bir ödem durumu oluşturabildiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Kalp, karaciğer, tiroid ve böbrek yetmezliği gibi durumlarda sıkça rastlanan ödem ayrıca bazı ilaçların etkisi ve gebelik dönemiyle de artış gösterebiliyor” dedi.
Ödem sabah yüzde, akşam ise bacaklarda görülüyor
Böbrek, kalp, karaciğer ve tiroit hastalıklarında tüm vücutta ödem gelişebildiğini belirten İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Ancak ödem, yerçekiminin etkisiyle sıklıkla bacaklarda fark edilen bir durum olarak dikkat çekiyor. Gece uyku sürecinde ise, yatay pozisyonda duran vücutla bacaklardaki ödem, vücudun diğer kısımlarına ve hatta yüze kadar yayılabiliyor” dedi. Sabah uyanınca ödemin daha çok yüz ve ellerde olmasının sebebinin de bu olduğunu söyleyen Doç. Dr. Atasoyu, “Günlük koşturmaca içinde ödem akşama doğru ödem sıvısı bacaklara doğru iniyor ve tekrar bu bölgede şişmeler ortaya çıkıyor” açıklamasında bulundu.
Ödem az hareket eden kişilerde daha çok görülüyor
Ödem oluşumunda, yaş ya da cinsiyet farklılığının görülmediğine dikkat çeken İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Ancak idiopatik yani belirli bir nedeni olmadan ortaya çıkan hastalık olarak tanımlanan şekli, hemen hemen sadece kadınlarda, özellikle menopoz öncesinde ortaya çıkıyor” dedi. Doç. Dr. Atasoyu ödemin ayrıca az hareket eden, fazla kilolu, diyabetik, tuzlu ve karbonhidrattan zengin beslenen, depresif, gergin ruh hali ve mizaca sahip kişilerde de sık görülen bir durum olduğunun altını çizdi.
Ödem attıran besinler
Ispanak, lahana, roka, nane, kuşkonmaz, maydanoz, pancar, üzüm, taze fasulye, ananas, kabak, soğan, pırasa, sarımsak, B vitamini ve demir içeren kepekli tahılların ödemin atılmasına yardım ettiğini belirten Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, bu tür besinlerin idrar söktürücü ilaçlar ile etkileşiminin olabileceği akılda bulundurularak aşırı tüketimden kaçınılması gerektiğine dikkat çekti.
Bilinçsizce idrar söktürücü kullanılmamalı
İdrar söktürücü adı altında satılan birtakım bitkisel ürünlerin kullanımının böbreklere zarar verebildiğine dikkat çeken Doç. Dr. Atasoyu, “Bilinçsizce kullanılan ilaçların ve uygulanan tedavi yöntemlerinin vücuttaki başka organlara zarar verdiği unutulmamalı” uyarısında bulundu. Ödem konusunda mutlaka doktora danışılması gerektiğini belirten Doç. Dr. Atasoyu, vücutta ödem yapan durumları şöyle açıkladı:
Dokular arası sıvı akışının dengesini bozan durumlar
Kadınlardaki regl öncesi dönem, gebelik
Kılcal damar hasarı
Cilt altı bölgeyi ve damarları etkileyen enfeksiyonlar
Toplardamar tıkanıklığı
Kalp atım hacminin azalması
Protein kaybına yol açan hastalıklar
Aşırı tuz alımı
Bazı ilaçların kullanımı
Alerjik durumlar
Ödeme karşı 6 öneri
Bilinen belirgin bir hastalığı olmayan kişilerde, özellikle bacaklarda oluşan ödemin uzaklaştırılması için;
Tuz ve karbonhidrat tüketiminin kısıtlanması,
İstirahat ederken bacakların yukarıda tutulacak şekilde uzatılması,
Uzun süre hareketsiz kalmaktan sakınılması,
Günlük sıvı tüketiminin 1.5-2 litre civarında sağlanması,
Doktor önerisiyle bacaklara bandaj uygulanması, masaj yapılması,
Gerektiğinde idrar söktürücü ilaç kullanımı yararlı olur.
Anadolu Sağlık Merkezi Hakkında
Yaşam kalitesini artırmak için dünya standartlarında sağlık hizmeti sunmak hedefiyle kurulan Anadolu Sağlık Merkezi, modern tıbbın gereklerini yeni ve kapsamlı bir sağlık anlayışıyla hastalarına aktarıyor. Hizmet kalitesine önemli katkı sağlayan Johns Hopkins Medicine (JHM) ile devam eden iş birliği Anadolu Sağlık Merkezi’nin sağlığın merkezi olma vizyonunu da destekliyor. Kurulduğu günden buyana gerçekleştirdiği çalışmalarla ‘Sağlığın Merkezi’ konumuna ulaşan Anadolu Sağlık Merkezi; onkoloji, kalp damar sağlığı, kadın hastalıkları ve tüp bebek, nöroloji, cerrahi bilimler ve iç hastalıkları dahil olmak üzere tüm branşlarda sunduğu hizmetlerde hasta odaklı yaklaşımla hareket ediyor. Hizmetlerinde hasta hakları ve güvenliğini temel önceliği olarak belirleyen Anadolu Sağlık Merkezi, kaliteli sağlık hizmeti ile dünyanın farklı bölgelerinden gelen hastalara tedavi olanağı sunuyor.