Abdulhamid Han Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından Kahramanmaraş Önder İmam Hatipliler Derneği (KAMİMDER) öncülüğünde yüzlerce Kahramanmaraşlı vatandaşın katılımıyla İsrail’in saldırısı altında bulunan Kudüs ve Gazze’deki Filistinliler için dua edildi. Müslümanlara yapılan zulümlere Cuma hutbesinde de değinildi.
Uzun yıllardır sistematik bir şekilde Filistin ve Gazze’de Müslümanlara saldırılarda bulunarak katleden İsrail, son zamanlarda baskılarını artırdı. Müslüman topraklarında yaşanan drama dünya adeta sağır ve dilsiz kalırken, Türkiye ise Cumhurbaşkanı Recep Tayiip Erdoğan öncülüğünde saldırılara hem tepki gösteriyor hem de uluslararası arenada kalıcı çözümler bulabilmek adına diplomasi trafiğini sürdürüyor. Yaşananlar vatandaşları da derinden üzerken, STK’lar başta olmak üzere yürüyüş ve programlarla İsrail’e tepki yağıyor. Kahramanmaraş’ta son olarak Kahramanmaraş Önder İmam Hatipliler Derneği (KAMİMDER) öncülüğünde Abdulhamid Han Camii’nde Cuma namazının ardından Filistin ve Müslümanlara dua edildi. İsrail’in zulmü hutbede de anlatıldı. Hutbede, hak ve hukuk tanımayan, insaf ve vicdandan yoksun zalimlerin, Filistinlilerin topraklarını işgal etmeye, çocuk, yaşlı, kadın demeden canice saldırmaya devam ettiği hatırlatılarak bu mübarek günlerin hürmetine Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa ve peygamberler şehri Kudüs’ün İsrail’in işgalinden kurtulması için dua edildi.
“KAHRAMAN İNTİFADA ERLERİNİ SAHİPSİZ BIRAKMA ALLAH’IM”
Cuma namazının ardından pandemi önlemlerine de dikkat edilerek gerçekleştirilen duayı KAMİMDER Başkan Yardımcısı Muharrem Okumuş yaptı. Okumuş, duasına, “Ey, ‘Rabbimiz Allah’tır’ dediği için ezâ ve cefa gören; zulmedilen, yurtlarından sürülen, katliama uğrayan mazlumların, Rabbi! Yalnız sana sığınıyor ve yalnız senden yardım diliyoruz. Ey Hayr’ün-Nasirin; Yardım edenlerin en hayırlısı! Ey Müste’ân; Yalnız kendisinden yardım istenilen! Ey Hafiz; Koruyan! Ey Kadir! Ey Muktedir! Ey Kavi! Ey mazlumların Rabbi! Zalimler gürühuna karşı, mazlum Filistinli kardeşlerimize ve yüreği onlarla birlikte çarpan, onlarla birlikte ağlayan, onlarla birlikte kanayan şu Müslüman ümmete yardım et. Ey Allah’ım, bozguncular gürühuna karşı bize yardım et! Kâfirler gürühuna karşı bize yardım et! Küresel istikbâra karşı bize yardım et! Ümmet-i Muhammed’i ve kahraman intifada erlerini sahipsiz bırakma Allah’ım! Doğu Türkistan’da Çin zulmü altındaki kardeşlerimizi sahipsiz bırakma! Onlara nusretini esirgeme! Bedir ve Uhud’da gönderdiğin gibi, onlara da katından koruyucu ve yardımcılar gönder. Bizi zâlimlerin elinde rezil ve rüsvá eyleme Allah’ım! Bizi inkarcıların elinde oyuncak eyleme Allah’ım” ifadeleriyle başladı.
“İNKÂRCI ZÂLİMLERİN BASKISINI, ZULMÜNÜ KALDIR ALLAH’IM”
Okumuş sözlerinin devamında, “Başta Filistinli kardeşlerimiz olmak üzere, ezilen, horlanan, zulmedilen, katledilen Müslümanların üzerinden, inkârci zâlimlerin baskısını, zulmünü kaldır Allah’ım! İnkarcı Siyonist zalimlerin ve onların hamisi ve en az onlar kadar zalim olan Amerikalı ve İngiliz emperyalistlerin, insanlar ve inananlar için hazırladığı tüm tuzakları boşa çıkar. Onların tuzaklarını kendi başlarına geçir Allah’ım. Ey Azizün Züntikam; Daima galip ve yüce intikam sahibi. Ey Cebrail’in, Israfil’in, Mikail’in ve Azrail’in Rabbi! Zalimlere, yaptıklarının karşılığını öbür dünyada vereceğin gibi bu dünyada da ver. Allah ve Resûlüyle savaşanları, Allah’ın diniyle, kitabıyla savaşanları, “Rabbim Allah’tır” diyenlerle savaşanları bu dünyada da rezil ve rüsva eyle.
“SİYONİST ZALİMLERİ YERİN DİBİNE BATIR ALLAH’IM”
Ey Şedid’ül-Azab; Azâbı en şiddetli olan! Ey Şedid’ül-İkab, cezası en şiddetli olan! Ey Şedid’ül-Mihál; Tuzağı en şiddetli olan! İnkarcı ve işgalci zâlimlere, siyonist katillere ve destekçilerine çetin ve şiddetli azabını, gazábini ve yakalamanı göster! Kâbe’yi yıkmaya gelen Ebrehe’nin ordularını yerle bir ettiğin gibi; Mescid-i Aksa’yı yıkmaya çalışan Siyonist işgal ordularının üzerine de gönder Ebâbil kuşlarını! Ya Rabbi! Buyuruyorsun ki “Onlar acıklı azabı görmeden iman etmezler”; O halde, acıklı azabınla inkârcıların, zalimlerin, hainlerin kalplerine korku sal! Ya Rabbi, Nuh Peygamber’in yalvardığı gibi sana yalvarıyoruz: “İnsanları Allah’ın yolundan saptıranların saltanatlarını silip süpür” Allah’ım. Ey Allah’ım, zulüm işleyenleri ise her zaman helake uğrat! Ey gücü her şeye yeten, kudreti her şeye kadir olan Allah’ım! Ey Malik’ül Mülk; egemenliğin gerçek sahibi! Sen, egemenliği dilediğine verir, dilediğinden alırsın! Dilediğini yüceltir, dilediğini alçaltırsın! Alçakça yöntemlerle Filistinli kardeşlerimizi katletmeye devam eden ve nihayet, tekerlekli sandalyeye mahkûm ama Allah aşkıyla, intifada aşkıyla dolu yüreği hiçbir engel tanımayan Şeyh Ahmed Yasin’i yüzlerce kardeşimizi hunharca şehid eden Siyonist zalimleri yerin dibine batır Allah’ım! Zâlim inkârcıları, Siyonist katilleri ve küresel zorbaları kahr-u perişan eyle! Onların azabını erteleme Allah’ım; onların azabını çabuklaştır Allah’ım! Yâ Rabbi, Biz inananları bağışla! Rahmetini üzerimizden esirgeme” ifadelerini kullandı.
“BU BAYRAM İSRAİL’İN MÜSLÜMANLARA UYGULADIKLARI ZULMÜN ACISI ÜZERİMİZE DÜŞTÜ”
Dua programına katılan AK Parti Onikişubat İlçe Başkanı Mücahit Kara ise İsrail’in Müslümanlara sistematik şekilde zulmettiğini belirterek, İsrail’in iç siyasete malzeme çıkarmak amacıyla saldırdığını söyledi. Kara, “Öncelikle tüm hemşehrilerimin Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyorum. Bir taraftan pandemi sebebiyle tam kapanma içerisindeyiz. Diğer taraftan da İsrail’in aslında son zamanlarda Filistin’de yaptığı ama her yıl Ramazan ayında düzenli olarak Müslümanlara uyguladıkları zulmün acısı üzerimize düştü. Hem Müslümanlar hem de sivil toplum kuruluşları olarak en azından bizim de vicdani olarak bir yerde durmamız ve o zalimleri en ağır şekilde gerek tel’in ederek, gerek dualarımızla gerekse de gücümüz yettiğice fiili olarak karşı koyduğumuzu göstermemiz gerekiyor. Müslümanlar, Filistin’de, Doğu Türkistan’da zulüm görüyorlar. Bunun çok çeşitli sebepleri var, hem İsrail’in kendi açısından iç siyasete malzeme etme noktasında bakış açısı var. Diğer taraftan 1947’de Birleşmiş Milletler’in kararından bu taraf sürekli yürüttükleri işgal politikası var. Kadın ve çocuk demeden Müslümanlara eziyet etme ve onları katletme süreçlerine şahit oluyoruz. Libya’da ya da Karabağ’da ülkemiz oradaki işlerin düzeltilmesinde, adelet noktasında ve mamur hale getirilmesinde önemli çalışmalar yaptı. Rabbimiz yine bizim ülkemizi, en kısa zamanda bütün Müslümanları İsrail’in zulmünü durdurmasına, Filistin’li kardeşlerimizin ve tüm dünyadaki Müslümanların eziyetten kurtulmalarına, rahata kavuşmalarına bizi hem memur etsin hem de şahit kılsın diyoruz. Sivil toplum kuruluşlarımız birçok vesileyle, farklı yerlerde bu zulümleri kınıyorlar ve duada bulunuyorlar. Bugün de Abdülhamit Han Camii’ndeyiz. Önder Derneğimiz vesile oldu, dualara iştirak ettik. İnşallah Rabbimiz bütün dünyada zulüm gören Müslümanları zulümlerden kurtarır ve zulmeden zalimleri de helak ettiğini görmemize vesile olmasını diliyorum” dedi.