
MarasExpress.Com – Senarist-Yönetmen Dersu Yavuz Altun’un ikinci filmi “Ayaz” 3-9 Kasım 2017 tarihlerinde İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öncülüğünde gerçekleştirilecek 7. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nde yarışacak.
Cezaevlerinde gerçekleştirdikleri bir sosyal sorumluluk projesi sırasında namus cinayeti nedeniyle ceza alan bazı mahkûmların yaşadığı derin pişmanlığı gözlemledikten sonra ‘AYAZ’ filmini yapmaya karar veren Senarist-Yönetmen Dersu Yavuz Altun filminin gelişim süreci ve amacıyla ilgili şunları söyledi:
“Toplumsal baskı, erkek egemen söylem, kadın ve erkeğe biçilmiş toplumsal rollerin hapishane içinde de kendini hissettirdiği, pişmanlık duygusunun zayıflık göstergesi olarak algılandığı bir ortamda yapılan hatayı düşünmek daha büyük bir acıydı mahkûmlar için. Bir mahkûmun dile getirdiği “Ben bir kişi vurdum sanıyordum. Oysa kendimi ve geride kalan herkesi vurmuşum…” sözleri toplumsal baskıya boyun eğerek cinayet işlemek zorunda bırakılan bu insanların sonrasını düşünme imkânlarının olmadığını ve düşünme şansları olsaydı birçoğunun vazgeçebileceğini gösteriyor. Neredeyse her gün bir kadın cinayetinin işlendiği ve bunun olağan bir haber haline geldiği ülkemizde, erkeklerin sonrasını düşünmesine vesile olabilecek bir film ‘AYAZ’. Bu film bir erkeğe bile, silahı eline almadan önce sonrasını düşündürebilirse amacına ulaşmış demektir…”
Hukuk dünyasını çok yönlü olarak ortak bir zeminde buluşturan, bu konseptiyle dünyada ilk olan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin yedincisinde yer almaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Altun sözlerine şöyle devam etti: “AYAZ’in hikayesinde insan-suç-ceza kavramlarını sorgulamak için olağanüstü dramatik olanaklar mevcut. Çatışmalar en derinde, insanlığın sınandığı eşiklerde yaşanıyor. Film izlenirken insan olmanın ağır sorumluluğu, hep sustuğu-susturulduğu için duymadığımız, kıyılarda köşelerde yaşamak zorunda kaldıkları için farkına varmadığımız hayatların sızısı hissedilsin istiyorum. Bizi insan yapan, bu sızıyı hissetmek ve dinsin diye çabalamaktır diye düşünüyorum. Bu düşüncelerle ortaya çıkardığımız bir film olan AYAZ’ın tam da konusuna uygun şekilde bu festivalde yer alması benim için çok önemliydi. Festivalin amacı AYAZ’ı çekme amacımızla birebir örtüşüyor ve AYAZ’ın yarışma bölümüne seçilmesinden mutluluk duydum. Ülke gündemimizde devamlı olarak güncelliğini koruyan kadına yönelik şiddet, mücadele edilmesi gereken ciddi bir toplumsal sorun olarak varlığını sürdürürken elimizden geldiğince bu sorunun son bulması adına her alanda dikkat çeken ve farkındalık oluşturan projeleri pes etmeden yapmaya devam etmeliyiz. Daha geniş çevrelere ulaşma imkânı sunan sinema da bizim için bu soruna kayıtsız kalamayarak ilgi çeken yapıtlar üretme şansı bulduğumuz bir alan.” Altun, AYAZ’ın Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde düzenlenecek gala sonrasında 17 Kasım’da vizyona gireceğini belirterek sözlerini tamamladı. Ayaz, 7. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali kapsamında da 5 Kasım Pazar günü saat 19.00’da Atlas Sineması’nda, 6 Kasım Pazartesi günü saat 21:30’da Nişantaşı City’s’de sinemaseverlerle buluşacak.
AYAZ
Hasan, başka bir erkekle kaçan yengesini, sülalenin üstüne leke düşmesinden korkan akrabalarının kışkırtmasıyla, kucağında çocuğu ‘Ayaz’ varken öldürmüştür. Derin bir pişmanlık ve kandırılmışlık duygusuyla hapishanede geçen günleri son bulup çıktığında artık hiçbir şey eskisi gibi değildir. İş bulmak eski bir mahkum için çok zor olduğu gibi kimsesiz kalmasına sebep olduğu yeğeni Ayaz’ın da bakımını üstlenmek zorundadır. Ucuz otel odalarında yeni bir gelecek yaratmak için çabalayan ikilinin yolu eski bir tanıdık aracılığıyla çalışmaya başladığı nakliyat işi sırasında uyuşturucu bağımlısı kocasından kaçmayı planlayan Helün ve onun küçük kızıyla kesişir ve bu dört kişinin hayata tutunma hikayesi başlar.
DERSU YAVUZ ALTUN
1987 yılında, Ankara’da Anadolu Sanat Merkezi’nde oyuncu olarak tiyatroya başladı. Tiyatro sevgisinin ağır basması gecikmedi ve tıp öğrenciliğini yarıda bıraktı. O gün bu gündür aralıksız olarak hayatı anlamaya ve Tiyatro-TV-Sinema aracılığıyla anladığı kadarıyla yorumlamaya çalışıyor. Kurucusu ve Sanat Yönetmeni olduğu Tiyatro Yeniden’de otuza yakın oyun yazıp yönetti, yirmiye yakın projede konuk yazar ve yönetmen olarak, TRT için yapılan projelerde ise oyuncu, senarist, reji asistanı olarak görev yaptı. TRT’de yayınlanan ‘Saksıdaki Ağaç’ adlı 13 bölümlük dizi ile 26 bölümlük ‘Şapkasından Sihirbaz Çıkaran Tavşan’ adlı SİT-COM’u ve Star TV’de 93 bölüm yayınlanan ‘Üstün Dökmen’le Küçük Şeyler’i yazdı, yönetmen yardımcılığını üstlendi ve oyuncu olarak da görev aldı. TRT-TÜRK için ‘Damdakiler’ adlı kukla şov programını projelendirdi, yazdı, yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendi. Yazdığı 15 oyunun üç ciltte basılması için Epsilon Yayınevi ile anlaşma yaptı. İlk ciltte bulunan beş oyun ‘Yaşamı Birlikte Renklendirmek İçin Çocuk Tiyatrosu’ başlığı ile çıktı. ‘Altı Öksüz Sandalye’, ‘Çöpler Cennete Gider Mi?’, ‘Avunmak’ kısa filmlerinin ardından 2008 yılında ilk uzun metraj filmi Münferit’i çekti. Şu anda kurucusu olduğu Tiyatro Yeniden’in sanat yönetmenliğini yapmaktadır ve film çalışmalarını sürdürmektedir.